- çevre-etraf
- округа, окружение
Крымскотатарский-русский словарь (латинский). 2013.
Крымскотатарский-русский словарь (латинский). 2013.
çevre — is. 1) Bir şeyin yakını, dolayı, etraf Büyük kentlerin çevreleri gecekondularla sarılmıştır. O. Rifat 2) Kişinin içinde bulunduğu toplumu oluşturan ortam Her girdiği çevreye kişiliği ile birlikte olgun ve asil bir huzur havası getirirdi. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
etraf — is., ç., Ar. eṭrāf 1) Yanlar, taraflar Her vakit oturdukları büyücek masanın etrafına yerleştiler. P. Safa 2) Çevre, dolay Meçhul kadın korka korka etrafına bakındı. A. Gündüz 3) Bir kimsenin sürekli ilişkide bulunduğu kimseler, yakınlar, muhit… … Çağatay Osmanlı Sözlük
etrâf — (A.) [ فاﺮﻃا ] yöre, çevre … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ortalık — is., ğı 1) Bulunulan yer, çevre Ortalık karanlık, bizi kimse görmez, merak etme. P. Safa 2) İçinde bulunulan, yaşanılan ev, oda vb. yer Artık benim gündelikle çamaşıra, ortalık temizlemeye gitmeden başka çare kalmadı. H. E. Adıvar 3) Yeryüzünün… … Çağatay Osmanlı Sözlük
PİRAMEN — f. Çevre, etraf, yan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tegre — etraf, çevre, daire, değre, I, 310, 421, 424; II, 13, 45, 137; III, 285, 401, 422 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
CİVAR — Çevre, yöre, etraf. * Yakın yer, yakın komşu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAVALİ — Çevre, civar, etraf, yöre … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ediraf — etraf, çevre … Beypazari ağzindan sözcükler
muhit — is., Ar. muḥīṭ 1) Çevre, yöre, etraf 2) mec. Bir kimsenin sürekli ilişkide bulunduğu insanlar topluluğu, çevre Bir de şuuraltı dahi olsa muhitin onu göçüp giden, sönen bir insan telakki ettiğini hissetmiştim. H. E. Adıvar Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dolay — is. Bir yeri saran başka yerlerin bütünü, çevre, havali, etraf Yaratma heyecanı içinde yorulma denen şey onun dolayına uğramazdı. H. Taner Birleşik Sözler dolay kutupsal … Çağatay Osmanlı Sözlük